09:00 - “2025 yılının ilk çeyreğinde hizmete alacağız”
08:45 - Sivasspor, Rakibine 3-2 mağlup oldu
08:10 - Şimşek, “Güçlü Bir Yanımız Fiyat Avantajımız”
18:26 - Başkan Ergüder’den Saha Ziyaretleri
15:31 - “ÇARE EŞİTLİKTE, ÇARE EŞİT TEMSİLDE!”
12:47 - Kanun Teklifinde Geri Adım Atıldı
12:22 - “Afetlere Hazırlıkta Sivas Öncü Olacak”
19:14 - Başkan Özdemir, “Birinci OSB Sanayiciler Tarafından Yönetilmeli”
17:40 - Başkan Boyraz, Elektronik Dönüşüm ve Yeni Düzenlemelere İlişkin Açıklama Yaptı
17:27 - “Soğuk Bölgelerde Üretime Doğalgaz Desteği Verilmeli”
“Müslüman Türk çocuklarının çığlıklarını duymazdan gelemeyiz”
İYİ Parti Türk Dünyası ve Yurtdışı Türkler Başkanlığı Sivas İl Başkan Yardımcısı Volkan Karasu, Doğu Türkistan’da Müslüman Türk soydaşlara yapılan zulme neden karşı çıkmıyoruz diyerek bir basın açıklaması yaptı.
Karasu, yaptığı yazılı basın açıklamasında şunları ifade etti.
“Neden bu sessizliğimiz, Türk milleti olarak Doğu Türkistan’da Müslüman Türk soydaşına yapılan zulme karşı çıkmıyoruz, iktidarın sessizliğini bir nebze olsa da anlıyoruz ülkeyi yönetmekte gösterdikleri başarısızlıktan dolayı yapılan ekonomik anlaşmaların karşılığında Çin Devletine karşı muhtaçlıkları var, mevcut iktidarın dış politikadaki beceriksizlikleri malum. Sorarım sizlere halk olarak sesimiz niçin çıkmıyor. Peygamber Efendimizin. ‘’ Haksızlık karşısında susan dinsiz şeytandır ‘’ hadisinde bu sessizliğin haram olduğunu açık ve net bir şekilde açıklamışken, Müslüman Türk çocuklarının çığlıklarını duymamak için neden gözleriniz kör dilleriniz lal, kulaklarınız sağır oluyor.
Bakınız Doğu Türkistan’daki Çin vahşeti üzerine ciddi veriler ile bilimsel raporlar yayımlayan Avustralya Stratejik Siyaset Enstitüsü (ASPI), yayımladığı son raporunda, Çin’in toplama kampları olduğu düşünülen 380’den fazla bina ve tesisin yerini tespit ettiğini bildirmiştir.
Aynı Enstitünün (ASPI) bir diğer araştırması olan “Kültürel Silme” adlı raporunda şu bilgiler, delilleri ile sunulmuştur8 : “Uydu görüntüleri desteğiyle Xinjiang’da yaklaşık 16 bin caminin (toplamın%65’i), çoğunlukla 2017’den bu yana hükûmet politikaları nedeniyle yıkıldığı veya hasar gördüğü tahmin edilmektedir. Ayrıca, yaklaşık 8.500 cami tamamen yıkılmış olup bu camilerin yerle bir edildiğinin görüntüleri vardır.” Bu çalışmaya göre, Doğu Türkistan’daki önemli İslami kutsal yerlerin en az %30’unun büyük ölçüde 2017’den beri yıkıldığı, %28’inin ise hasar gördüğü veya bir şekilde dönüştürüldüğü belirtilmiştir. Artık, bağımsız uluslararası araştırmacılar, aktivistler ve siyasetçiler ÇKP rejiminin Doğu Türkistan’da yaptıklarının günümüzde hâlâ geçerli olan ve 1948’de imzalanan Soykırım Sözleşmesi’nde belirlenen soykırım suçunu işlemekte olduğunu yüksek sesle dile getirmektedir. 1948’de imzalanan Soykırım Sözleşmesi’nde soykırım şu şekilde tanımlanmaktadır;
“Ulusal, ırksal, etnik ya da dinsel bir grubu bu hâliyle tamamen ya da kısmen yok etme kastı ile işlenen şu eylemlerden herhangi biridir:
a) Grup üyelerini öldürme;
b) Grup üyelerine ağır bedensel ya da zihinsel zarar verme;
c) Grubu fiziksel olarak tamamen ya da kısmen yok etmeye yönelik yaşam koşulları altına kasıtlı olarak koyma;
d) Gruptaki doğumları engellemeye kastedilerek önlemler dayatma;
e) Grubun çocuklarını zorla başka gruba nakletme.”
Bu maddelere göre ÇKP rejimi, 1955 yılından beri Doğu Türkistan’ da sistematik olarak soykırım suçu işlemektedir.
Bizler İyi Parti Teşkilatları olarak Sayın Genel Başkanımız Meral Akşener2in fikirleri doğrultusunda Doğu Türkistan’da yapılan soykırım durdurulması için her platformda haykıracağız, her ne sebepten olursa olsun yapılan zulme sessiz kalmak Çin Hükümetine destek anlamı taşımaktadır.” ifadelerine yer verdi.