17:27 - Sivasspor, Bülent Uygun İle Yolarını Ayırdı
11:59 - “Sivas Ziya Bey Yazma Eser Kütüphanesinde Toplam 19 Bin 901 Eser Mevcuttur”
11:34 - Sipay Bodrum FK 2-0 Net Global Sivasspor
11:21 - “Ocak Ayı İçerisinde Yakacak Destekleri Gülkartlara Yatacak”
16:41 - İlk Maç İlk Heyecan
18:08 - Görevi Bahadır Gökmen Devraldı
17:55 - “Kleopatra’ya ne oldu? Merak Ediyorsanız Bu Oyun Tam Size Göre
16:54 - “Üniversitemiz Başlı Başına Bir Turizm Elçisi”
10:19 - Sivas’ta Karayolları Kışa Hazır
Doç. Dr. Mustafa Kandemir bel fıtığı hastalığının insan hayatını ömür boyunca etkileyeceğini söyledi.
Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Beyin ve Sinir Cerrahisi Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mustafa Kandemir bel fıtığı hastalığı ile ilgili dikkat çekici açıklamalarda bulundu.
Doç. Dr. Karademir hastaların ameliyat olsalar dahi tamamen kurtulma anlayışıyla hareket etmelerinin tehlikeli olduğuna dikkati çekti.
Karademir bel fıtığının disklerde meydana gelen bozulmalar nedeniyle oluştuğunu ve sinir köklerine yapılan baskı ile ağrılara sebep olduğunu vurguladı. Doç. Dr. Karademir; “Bel fıtığının en büyük sebebi aşırı kilo almak ikincisi vücudu bilinçsizce harap etmek ve aşırı yük altına girmek. Ve var olan sağlığımızın kıymetini bilmemektir.” dedi.
Bel fıtığının ilaç ve fizik tedavi le rahatladığını belirten Doç. Dr. Karademir cerrahi olarak da tedavinin mümkün olduğunu söyledi.
Karademir; “Bel fıtığında cerrahi tedavinin en çok uygulanan yöntemler lomber mikro cerrahi ile diskektomi denilen yöntem. Üniversitemiz Tıp Fakültesi Beyin ve Sinir Cerrahisi Kliniğinde de bunları son teknoloji mikroskoplarla yapıyoruz.” ifadesini kullandı.
Konuşmasının devamında Doç. Dr. Karademir hastaların doğru zamanda ameliyat edildiklerinde başarının yüzde doksanlara çıktığını belirterek, “Bel fıtığı ameliyatı olan hastalar artık kendilerini tamamen yeniden doğmuş gibi hissedebilir. Ancak şunu unutmamalıdır. Hasta belinde rahatsızlığı vardı. Bu şekilde hayatını idame ettiriyor. O yüzden bir yerde bu beldeki rahatsızlığının var olduğunu unutmamalı ve ona göre bel hareketlerini düzenlenmeli. Ona göre yaşamalı, yaşam şartlarının değiştirmeli. Yoksa zaten harap olmuş. o fıtık kendisini yenileme yeteneği de belli bir sınırda kalıyor. Yeniden tekrar etmekle karşı karşıya kalacak. O yüzden bel fıtığı ameliyatı olan hasta, bel fıtığı iyileşmiş dahi olsa; semptomları azalmış dahi olsa tamamen eski haline gelmesi çok çok mümkün değil. O yüzden kendisine sahip çıkmazsa bu hastalığın nüksetmesi kaçınılmazdır.” şeklinde konuştu.
Karademir, ikinci ameliyatta başarının ilk ameliyata göre daha düşük olduğunu belirterek hastaların ilk ameliyattan sonra hekimin tavsiyelerine tam olarak uymaları gerektiğini vurguladı.